CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü'nün (DHMİ) kamu-özel iş birliği kapsamında yaptığı havalimanı kiralama sözleşmelerindeki usulsüzlükleri ve denetim eksikliklerini Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıdı. Sayıştay raporlarına yansıyan detaylar, devletin ciddi zarara uğradığını gözler önüne serdi.
Sayıştay raporlarına göre, havalimanı işletmecisi firmalar yolcu garantilerinin tutmadığı durumlarda devletten yaklaşık 200 milyon Euro alırken, sözleşme gereği yapmaları gereken yenileme çalışmalarını yerine getirmedi. Ayrıca, bu süreçte kamunun da gerekli denetim ve kayıt işlemlerini yapmadığı tespit edildi. Özellikle dayanıklı taşınır malların kayıtlarının tutulmadığı ve kullanım ömrü dolan taşınırların yenilenmesinin takip edilmediği belirtildi.
Milletvekili Ali Öztunç, konuyla ilgili Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’na yanıtlanmak üzere şu soruları yöneltti:
- Denetim Eksikliği: DHMİ’nin kiraya verdiği havalimanları için yapılan sözleşmelere şirketlerin uyup uymadığı neden denetlenmemektedir?
- Yenileme Takibi: Kiralanan havalimanlarında kullanım ömrünü tamamlayan taşınırların yenilenip yenilenmediği takip edilmekte midir? Bugüne kadar yenilenen taşınırlar var mı? Varsa, hangi havalimanlarında ve hangi taşınırlar yenilenmiştir?
- Devir Teslim Listeleri: Sayıştay denetiminde bazı havalimanlarında işletmeci firmalarla yapılan taşınır devir teslim listelerinin bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu havalimanları hangileridir ve neden bu listeler oluşturulmamıştır?
- Devletin Zarar Durumu: Firmaların yenileme çalışmalarını yapmadığı, dayanıklı taşınırların kaydının tutulmadığı bir durumda, hizmet kalitesi ve devletin kar-zarar durumu nasıl hesap edilmektedir?
Öztunç, bu soruların yanı sıra havalimanlarındaki denetim eksikliklerinin kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması ilkesine aykırı olduğunu belirterek, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan acil bir açıklama beklediğini ifade etti.
Sayıştay raporunda yer alan bulgular, kamu kaynaklarının yönetimi konusunda soru işaretleri yaratırken, kamuoyunun bu konuda nasıl bir yanıt alacağı merak konusu oldu.