Sevgili okurlarım, uzun süre ara verdiğim yazılarımla yeniden karşınızdayım.
Daha doğrusu bir şeyler yazmanın birikime sahip olmaktan geçtiği kanaati etkili olmuştu bende. Beklide artık zamanı geldi! Deyip ilk köşe yazımı kaleme aldım. Demek ki yılın son günlerinde yazı yazmak nasibimiz de varmış.
Hep söyleriz ve yakınırız;
‘Kahramanmaraş’ta marka yok, bir elin parmaklarını geçmez’ diye. İlimizde yaygın olarak kullanılan bu serzeniş üzülerek söylemek isterim ki; maalesef doğru. İlimizde marka yok, çünkü içimizdeki Çer-Çöpleri ayıklayamadığımız içindir.
Gazeteciyim diye sahaya çıkan kimi Çer Çöpler, kopyala yapıştır mantığıyla kendince kamu görevi yürüttüğünü sanıyor. İşin acı tarafı da bu aklı kıtlara, bazı kamu kurum ve kuruluşlarının itibar edip Çer-Çöpleri ‘NİMETTEN’ sayması.
Liyakatsizlere itibar etme cehaleti, kurumların ne hizmet almasını nede markalarını öne çıkartabilmelerini sağlıyor.
Basın piyasasındaki Çer-Çöplerin, özel haber yapma, kamuoyunu aydınlatma ve doğru bilgiye ulaşarak gazetecilik kariyerini üst basamaklara taşıma gibi bir vizyonları da yok. Zaten beklenemezde. Çünkü bu tipler iş yapma yerine ortalarda gezip boş laf etmeyi meziyetten sayıyor.
Görünen o ki, bu piyasanın Çer-Çöplerden temizlenmesi kolay olmayacak.
Burada işin büyüğü, hizmet alan firma ve kurumlara düşüyor. Fakat onlarda; ‘BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YAŞASIN’ düşüncesiyle hareket ettiği için basın camiasının kendi pisliğini kendinin ortadan kaldırması gerekiyor.
Aksi takdirde, kentin camiaya olan itibarı her geçen gün sekteye uğrayacak, olan yine ahlaklı, namuslu, emek vererek ekmeğini taştan çıkartan gazetecilere olacak. Nede olsa HARAMA HER YOL MUBAH YA.
Adamın biri çıkmış ‘köşe yazıyorum’ diyor;
Bir ona çatıyor, bir buna dil uzatıyor. Arkasına baksan, bağlar gazeli.
Kendince haber yapmış ama haberin neresinden tutacağını bilememmiş. Yine ‘buna da şükür dedirten’ manzaralar bu şehirde çok.
Çünkü öyle usta gazeteciler var ki bu memlekette; e-mailine gelen haberi düzeltmekten aciz, olduğu gibi sitesine giren kamuoyu ile paylaşan...
Aman hadi canım sende öyle şey olur mu? Demeyin. Haber sitelerini azıcık dikkatli takip edin bakın ne şamatalar bulacaksınız.
Buradan kurum ve firma yetkililerine bir çağrım var, gelin hep birlikte kulak verin.
Sahada çalışan gazeteci ile masa başı Çer-Çöpleri bir birinden ayırt edin. Her önünüze geleni gazeteci sanmayın. ‘AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ’ düsturuyla hareket edin.
Dilerim 2018 yılı Kahramanmaraş için kazançlı bir yıl olur.
Firmalara ve memleketimize hizmet eden gazetecilerin itibar gördüğü, hak edene hakkının verildiği bir yıl olur. Bir kez daha sözümü yeniliyorum aramızdan Çer-Çöpleri ayırt edelim.
Şimdilik huzurlarınızdan ayrılıyorum, kalın sağlıcakla…