Sovyetler birliği kuruluşundan iki sene sonra tek tek ele geçirdiği Türk yurtlarının haritalarını istediği şekilde karıştırarak, fitneye yol açacak ve daima hakemlik yapabileceği bir şekle getirdi. Bir gün özgürlüklerini kazanırlar ise hiçbir zaman kendi başlarına olmasınlar, daima birbirleri ile mücadele içinde olsunlar diye nüfuslarını karıştırarak, herkesi yüzyıllardır oturdukları yurtlarından sürerek, yeni ve fitneye esas teşkil edecek şekilde yerleşmelerini sağladı.
Rusyadan Sovyetler birliğine tevarüs eden Türkistan ve Kafkasya , kırım ve kazan gibi kadim Türk yurtlarına suni sınırlar çizdiler, bu Türk boyları arasında anlaşmazlık olsun diye lehçelerini değiştirerek, ayrı birer dil haline getirdiler, yetmedi, birbirleri ile mücadele etsinler aradan biz sıyrılalım diye, nüfuslarını dağıtıp her birini diğerine rakip haline getirdiler. Fakat zulüm ebedi olmadığından, Sovyetler birliğide sona erdi ve yıkıldı.
1990 yılındaki Sovyet dağılmasından sonra bu Türk ülkeleri tek tek bağımsızlıklarını ilan ettiler. Fakat aradan geçen bunca zaman içinde Sovyetlerin ekmiş olduğu fitne yüzünden bir araya gelmeleri mümkün olmadı. Her biri diğerinin yurdunda hakkı olduğunu, kendi topraklarında, kendinden saymadığı milletler olduğunu beyan ile çekişip durdular. Türkiyenin hepiniz birsiniz aynı milletin evlatlarısınız Türksünüz çalışmasını da, ajanlar Türkiye sizi asimile edecek, kendisine ram eyleyecek diyerek engellediler. Kazakistan cumhurbaşkanı kocakurt nazarbey Sultanoğlunun büyük gayreti ile Türkistan kelimesi ve Türk kelimesi gerçek manasına doğru yol almaya başlasa da, daha çok alınacak yol olduğunu görüyoruz.
Sovyetlerin çizmiş olduğu suni devletlerden biriside yazımın başında ismini verdiğim Gürcistan olmuştur.1990 yılındaki bağımsızlık ilanından sonra, stalinin hakkı olmadan, devletin gücünü kullanarak, küçükcük bir gürcü nüfusuna kadim Türk yurtlarını ve boylarını bağlayarak elde ettiği Gürcistan da aynı fitne baş gösterdi ve suni sınırları tanımayan insanlar birbirleri ile silahlı mücadeleye başladılar.
Stalin ve Lenin Türkiyenin onlarca düşman ile uğraştığı, kanının ve canının bittiği yıllarda kafkasyayıda Türkistan gibi hercümerc ettiler. Yeni devletçikler ihdas edip Türk milletinin başına bela ettiler. Bunlardan bir diğeri de tarihte hiç olmayan bir yerde Ermenistan kurmaları ve Azerbaycan topraklarını ikiye bölerek Türkiyenin Türkistan ile karayolu bağlantısını kesmeleri oldu.
Ermenistanı denize çıkarmak istemelerine rağmen, stalinin gürcistana arka çıkması ile Karadeniz hayali biten Ermenistan, irana sınır komşusu yapılarak, tarihi dostu iran ile beraber Türkiyenin arkasında iki düşman ülke olarak, birisi kuzey Azerbaycan topraklarında bir devlet sahibi edildi, iran ise binlerce yıllık Azerbaycan topraklarımızın büyük kısmının kendisine lütuf edilmesi ile Türkiyenin Türkistan ile bağının kesilmesi işini gönüllü olarak üstlendi. Bu işi İslam içindeki en büyük fitne üretim merkezi olarak, Amerika ve İsrail ile döğüşüyormuş gibi yaparak bu güne kadar başarı ile sürdürdü. Lakin aziz ve necip Türk milleti daha son sözünü söylemedi.
Doğu ve kuzey doğumuzda kurulan suni devlet Gürcistan, Sovyetler birliği dağılana kadar, kendisine bağlanan Müslüman Türk yurtlarını bütün dünyaya Gürcistan ve gürcü olarak tanıttı. Asıl Gürcistan neresidir, gürcüler kimlerdir ve Gürcistan denilen yerde hangi Kafkas ve Türk boyları yaşar bu mevzuda yazılarım uzun olmasından şikayet edilmesi hasebi ile inşallah ertesi günlerde yazmağa gayret edeceğimden bu yazıma bir diyerek işaret koydum. Her şey rabbimin rızası içindir vesselam.
Bundan sonraki her yazımın sonuna, Türk çocuklarına isim yazarak son vermek istiyorum.
1-ALP YILDIZ, KÜNBAY TİGİN,ORÇUN HAN,KABARTAY HAN,ORBAY TİGİN,MİTİBAY TİGİN,ALP CILASUN BEG,ALP TEMUÇİN, ( BALA HATUN, AYBALA, KÜNBALA, GÖKÇE AY, AYYILDIZ HATUN, TOLUNAY BİKE.)