Bekârlık sultanlıksa neden çoğumuz hayatımızı paylaşacağımız birilerini arıyoruz?Bekârların çoğu bunu tercih mi ediyor, yoksa karşılarına evlenmeyi düşündürebilecek, kafa dengi adaylar mı çıkmıyor? Evliler kervanına katılanlar şanslılar mı? Peki onlara sorsanız şimdiki akıllarıyla geçmişlerine bir göz gezdirseler aslında evlenebilecekleri bir kaç adayı harcamışlar mı? Bu sorular uzar gider..
Evlilik artık cepte değil, bıçak sırtı.Her ne kadar yasal olarak tasdik ettirdiğiniz bir ilişki yaşıyor olsanız da hemen herkes eski bayramlardan bahseder gibi "Nerde o eski evlilikler,kırk yıl bir yastığa baş koymalar" diye dert yanar Eskisi gibi görücü usulü evlilikler azaldı.Ninelerimizin evlendikleri kişileri sadece nikah merasiminde görmelerinden bahsetmiyorum bile.. Zira çağ, tüketim çağı.Artık insanlar yedikleri yemekler gibi ayaküstü ve hızlı ilişkiler yaşayıp çabuk tüketiyorlar her şeyi. Sanal alemde başlatılan ilişkiler yine son sürat sanal alemde bitiyor.Bir cep telefonu mesajı yetiyor çoğu şeyi başlatıp ve bitirmeyi..Hevesler çoğaldı,hazlar azaldı.kimsenin kimseye eyvallahı kalmadı.Tahammül gücümüz üst seviyelere çekildi.Beklentiler çoğaldı sadakat azaldı..
Peki evlilikler bu kadar kolay tüketilebilen bir ilişki mi gerçekten?Hayat boyu birlikteliğe imza attığınız kişiyle sonuna kadar yürüyeceğiniz yolda olur olmadık bir olayda onun elini, bırakmak var mı? SABIRSIZ DAVRANMAK,DEĞİŞİME DİRENMEK..
Evlenince bir çok şeyi öğreniyoruz. Kocaman bir aile olmayı kabullenmeye, yeni bir çift anne babaya sahip olmaya, görümcelere,eniştelere geniş bir aileye sahip olmayı. Yokmuş sadece ben onunla evleniyorumlara. Aslında koca bir aile ile evleniyoruz farkında olmak lazım.
Ama tüm bunların yanında , bir o kadarda yalnızlığa son vermek ,güvendiğin bir omuza başını yaslamak,Sevdiğin kişi için çaba sarf etmek mutluluğa mücadele etmek yalnızlığa elveda,mutluğa merhaba'ymış evlilik..