Göksun, coğrafi konumu, yer altı ve yer üstü kaynakları, doğal güzellikleri ve saklı değerleriyle her köşe başında tarih kokan ender yerleşim yerlerinden birisidir. Anadolu’nun tarihî, coğrafî güzellikleri ve turizm açısından sahip olduğu potansiyeli ile birçok medeniyetin izlerini taşır. Göksun ile yakın çevresinin bilinen tarihi, Asur ve Hititlere kadar dayanmaktadır. Selçuklular zamanında Türklerin eline geçen ilçe, Dulkadiroğlu Beyliği ve Osmanlı döneminde önemli yerleşim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Tarihi kalıntılar, buluntular ve yazılı kaynaklar üzerinden yapılan araştırmalara göre Göksun coğrafyasında; Mama Krallığı, Asur Koloni Çağı, Hitit, Roma, Bizans, Haçlılar, Müslüman Araplar ve Memlüklerden izlere rastlamak mümkündür.
Tarihi İpek Yolu üzerindeki kavşakta yer alan Göksun, Akdeniz-İç Anadolu-Karadeniz-Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerini birbirine bağlayan stratejik öneme sahip bir geçiş noktasındadır. Bu özelliği nedeni ile Göksun, tarih boyunca ticaret ve askeri harekât yolu merkezi olma özelliğini muhafaza etmiştir. Stratejik konumu kadar yüksek dağları, kilometrelerce uzanan kanyonları, el değmemiş çam ormanları, yaylaları, temiz havası ve çok sayıda endemik bitkilere sahip olan Göksun, coşkun sularıyla doğa harikası bir ilçedir.