Binyamin Netanyahu'nun timsah gözyaşları
Politika derindir ama hayat daha da derindir. Aynı hayat gizemler ve ilkeler üzerine kuruludur. Bu ilkeler ve gizemler hayatı yönetir.
Felsefi konuşuyorum, değil mi? Güzel.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, derinden yıkılıyor.
Netanyahu, canlı bir videoda ağlayan bir çocuğa dönüştü. Feryat etti. Ağladı. Ağıt yaktı. Sadece halkın sempatisini arıyordu.
Ne oldu? Hiçbir şey olmadı. Hayatın ona geri dönmesi dışında kesinlikle hiçbir şey olmadı. Basit.
Ekonomik ve Mali Suçlar Komisyonu yetkilileri pervasız ama her zamanki komando tarzlarıyla tutuklamak için saatlerce diğer kişilere baskın düzenlediler ve kuşattılar.
Güçlü ve her şeye kadir Netanyahu, bu rezaleti gizleyemedi. Kamuoyunun duygularını aramaya başvurdu. Oh. Güçlüler nasıl düştü?
Netanyahu,sisteminin kanunsuzluğundan bir veya birçok kez faydalandı. Sadece şanslar her zaman ondan yana olduğu için kamuoyunun acımasını sağlamadı. Bu yüzden buna lütuf dedi. Şan!
Tamam. Netanyahu, bir mola verelim. Peki ya Halk bu savaşı istemiyor.
Yine, partilerinin, adaylıklarının seçim sürecinin kusurlu olduğunu ve toplumun doğru düşünen üyeleri olarak bununla ilişki kuramayacaklarını aniden fark ettiler. Güzel.
Hepsi de kendilerini kayırdığı için isyan etmeden işlevsiz İsrail sisteminden faydalandılar. Buna sıkı çalışma ve zarafet dediler. Şan!
Şimdi basın bültenleri halkın sempatisini kazanma adına sağa sola uçuşuyor. Hiçbir sorun yok. İfade özgürlüğü hakları var.
Ama biz aptal değiliz. Diğer önceki seçimlerde neden isyan etmediniz? Neden bize Ağıtlar kitabını okumadınız? Ah... çünkü sizi kayırdı. Anlıyorum.
Unutmayın, pastanızı hem yiyip hem saklayamazsınız. Yapamazsınız. Hayat döngülerden oluşur. Ne ekersen onu biçersin.
Ama biraz hoşgörün çünkü hepimiz biliyoruz ki gözyaşları gerçek değil. Timsah gözyaşları.
Adalete giden temiz elle gelir. Unutmayın, insanların yaptığı kötülükler, onlardan sonra tekrar yaşar. Şimdi onlarla birlikte yaşar.
Şimdi kazanmak için içip kazananlar, tadını çıkarın çünkü zaman kesinlikle çağıracak. Ve masalar size karşı döndüğünde hepimiz orman davullarının konçertonun mistik ritmini telgraflamasını dinlemek için burada olacağız.
Bu kötü bir dua değil. Ama hayatın bir gerçeği.