Arkadaşlar bu konuyla alakalı çok video çektik çok yazı paylaştık ama yine de konunun tam anlaşılmadığını gördüğüm için yeniden bu bilgi paylaşımını yapmak zorunda kaldım

Üreticiler dana karkaş et satışını bugünlerde ortalama 35 TL’den yaparlar bu satış ismi karkas satıştır

Karkas ne demektir

Üzerinden derisi sıyrılmış kellesi ayrılmış iç organları çıkarılmış

Ayakları diz kapaklarından kesilmiş

Solunum organları çıkarılmış

Kemikli ete denir

Üretici malını mezbahada karkas usulü satar

Kesim şekli standardı yoktur her mezbahanın kendine göre bir usulü vardır

(Keşke üreticiden hayvanlar canlı kilogram üzerinden satın alınsalar da bu veballi durum ortadan kalksa)

Hayvanlar mezbahaya gelir kesilir

Canlı olarak kesim öncesi Tartım yapılır tabi her Mezbahane de bu yapılmaz

Kesim öncesi canlı ağırlığın karkasa oranına randıman denir

Genelde büyükbaş hayvanlarda erkek hayvanlarda özellikle bu oran %56 ile 59 arasındadır

Yani Kesim öncesi canlı olarak 600 kg gelen bir hayvan ortalama olarak 340 ila 350 kg arasında karkas gelir

Hayvanın derisi genelde canlı ağırlığının %8’i kadardır

Hayvanın kellesi iç organları sindirim organları derisi Ve kesim esnasında

Tırtıklanan bölümleri Kesim işi yapanlara kalır

Kesimciler bu deri kelle ve sakatatı değerlendirir karkas alım maliyetlerini düşürürler

Bu sebeple 35 TL’den aldıkları

karkasın maliyeti 33 TL ye düşer

Anadolu’da kasaplık faaliyeti yürütenler direk üreticiden hayvanları alır keser ve karkas fiyatı üzerinden ödeme yaparlar

Yine kelle deri sakatat kesimi yapan kasaba kalır oda bunları satarak ya da değerlendirerek karkaş alım maliyetini 2 TL aşağıya düşürmüş olurlar

Tabii ki büyükşehirlerde kasapların direk üreticiden mal alması mümkün değildir mezbahalar ve Borsalar burada aracılık hizmeti yaparlar hayvanları parçalara ayırırlar kim neye ihtiyacı varsa onu alır hayvanın her tarafını kasaplar satamayabilir

Kasaplar Mezbahadan ya da Borsalardan parçalanmış olarak et alır ve onu satarlar

Üreticiden mezbahacıya ya da kasaba satış yapılırken katma değer vergi oranı yüzde birdir

Lakin kasap ya da marketin tüketiciye satarken üzerine koymak zorunda olduğu katma değer vergisi yüzde sekizdir

35 liralık 1 kg karkasın katma değer Vergisi 0,35 TL ederken

Satış fiyatı olan 55 ya da 60 TL’nin %8 katma değer vergisi 5 TL civarındadır

Kısaca markette ya da kasapta satılan et fiyatının üzerinde beş liralık katma değer vergisi yansıması vardır

İkincisi ise kasaptan aldığınız ürünlerde kemiksiz fiyat tarifesi uygulanır

Lakin kasaplar bu etleri alırken kemikli olarak alırlar

Hayvanların randımanına göre kemik filesi %16 ile 22 arasında değişir

Buda 300 kilogramlık bir dana için düşünüldüğünde yine ortalama olarak Bir kilogramlık karkasa 7/8 TL lik kemik firesi yansıması olur

Böylelikle 35 TL olan üreticiden çıkan kemikli karkas Kasabın tezgahına geldiğinde Beş liralık katma değer vergisi artışı sekiz liralık kemik filesi artışı ile birlikte 48 TL maliyetle yerini almış olur

Kasapların büyük çoğunluğu üreticiden direk alamadığı için sakatat avantajını kullanamaz aradaki kar marji kesimciye Mezbahacı ya kalabilir bu sebeple sakatatın gelirini et satış fiyatı üzerinden düşünüyorum

sadece Anadolu’da faaliyet gösteren kasaplar sakatat avantajını kullanabilirler unutmayalım ki tüketimin büyük çoğunluğu büyük şehirler dedir

45 TL maliyetle kasabın tezgahına konulan et %10 kar marji ile satılırsa 50 TL yapar

Dükkan kirası personel maaşları sigortası tazminatı elektrik su telefon vergi gibi maliyetleri üzerine eklediğiniz zaman bu rakam bulunduğu konuma göre 50 ya da 60 / 65 olabilir

Zaten mahalle kasapları da günde ton/ ton et Satamıyorlar

Bir çok kasap tezgahında tavuk ya da başka şeyler satmazsa dükkanını kapatmak zorunda kalabilir

İstanbul İzmir bursa gibi büyükşehirlerde dükkan kiraları personel ücretleri yüksek olduğu için bu bölgelerde faaliyet gösteren kasaplardaki et fiyatlarının buna paralel yüksek olması normaldir

Bunun yanında ülke çapında yaygın şubeleri bulunan marketlerde 40 TL’den kıyma satıldığı 45 TL’den kuşbaşı satıldığı da görülmektedir

İstanbul’da yaşamanın bir bedeli vardır hiç kimse kimseyi İstanbul’da yaşamak için zorlamadı dolayısıyla örnek verirken İstanbul’da et şu kadar para demek doğru değil

Zaten İstanbul’un her yerindeki et fiyatları da birbiriyle aynı değil

Bütün bu paylaşımı neden yaptım

Üretici olarak bizler zor günler geçiriyoruz

Gerek yemcilerin gerekse kasapların çok para kazandığı efsanesi ile yaşıyoruz

Biz bir çok Besici arkadaşla fikir alışverişi yaptığımız için olaylara şahit oluyoruz

Bazı Besici arkadaşlarımız kasapların çok para kazandığını zannederek kasap dükkanı açtılar hatta hızını alamayanlar lokanta dahi açtılar

Sonuçta her bir iş kendi içerisinde profesyonellikler barındırıyor tek başımıza her şeyi iyi yapamayız

Burada şunu konuşabiliriz

Üretici kendi sattığı malın fiyatını belirleyemiyor diyebiliriz

Kasap satış fiyatını kendisi belirliyor

Mezbahacı alım fiyatını kendisi belirliyor

Biz hayvancılar ise sattığımız malın fiyatını kendimiz belirleyemiyoruz

Bence bu işin en ADALETSİZ kısmı burası

Bu problemi kim çözer

HAKEM

NERDE ?

GOL ATMA PEŞİNDE ....

Dolayısıyla birbirine bağımlı sektörler olarak birbirimizle kavga ederek hiçbir yere varamayız alışveriş ettiğimiz kasaplarla mezbahacılarla kavga ederek mesafe kat edemeyiz

Yada günde tonlarca yem satın almak zorunda olduğumuz yem fabrikalarına savaş açarak da elimize bir şey geçmez

Onların elindeki en büyük koz kazanmıyorsa yapmazlar

Maalesef bizim böyle bir lüksümüz yok

Bu sebeple kimseyi suçlamayalım

ADALETLİ BİR HAKEM İSTİYORUZ

Malimızı değerinde satmak istiyoruz

Kimsenin ticaretinde malında gözümüz yok

EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI ALMAMIZ LAZIM

35 TL KARKAS BİZİ BATIRIR