Bir kimsenin yaşadığı olumsuzluklar karşısında üzülebilmek, ve ona acıyabilmek olarak tanımlayabiliriz merhameti. Her ne kadar "Bir kişinin"diye başlamış olsak bile söze merhamet sadece insanlara değil tüm canlılara duyulan histir.
İnsanı insan yapan duyguların en başında gelenlerden birisidir merhamet.Çünkü merhamet insanın başkasının dertleriyle dertlenebilmesi, dertli bir insana yardımcı olabilmek için elinden geleni yapması demektir. Yani merhamet insanı bencillikten ve yalnız kendi nefsini düşünmekten alıkoyan bir duygudur.Etrafındaki tüm canlılara merhamet nazarı ile bakmayı bilen bir insan hiç kimseye kötülük yapamaz, bulunduğu ortamda da kötülük yapılmasına müsaade etmez.Merhamet duygusu yüksek toplumda kötülükten eser kalmaz ve herkes birbirinden emin olur.
Dünyanın bir gerçeği olarak her yerde varlıklı, güçlü insanlar olduğu gibi; maddi ve manevi güçsüz insanlarda vardır.Peki merhamet duygumuz gerçekten var mı? Güçsüz zayıf insanlara ne kadar merhamet duyabildik?Güçlü insanlar olarak onları ezmek yerine ellerinden tutup kaldırabildik mi?
Hepimize düşen insani bir görev var ki, o da; zengin olsun, fakir olsun, güçlü olsun .zayıf olsun her insan kendinden düşkün olan insanlara merhametle bakmalı ve elinden gelen yardımı esirgememeli...
Çünkü unutmamalıyız ki; Kalbimizle yaptığımız bütün iyilikler gün gelir fazlasıyla bizlere geri dönecektir.