Zenta da ehliyetsiz paşalar eli aldığımız yenilgi ile başlayan ve avrupanın bize her şartı dikte ettiği yıkılış günlerimiz başlamıştı. 30 ağustos 1922 Başkumandanlık meydan muharebesi öncesi aziz Türk milletinin en dibi gördüğü gün idi. İşte bu harp ten sonra tekrar yükselişe başlayan Türk milleti çeşitli zamanlarda ayağına takılan çelmeler ile düşüp kalkarak bu güne kadar geldi.İşte 24 haziran 2018 seçimleri bu ayağa kalmaya devam edeceğimizin teminat senedi olmuştur.
Bu çelmelerin en büyüklerinden birisi sanayileşmemizin engellenmesi ve yarı tarım, yarı az gelişmiş sanayie mahkum edilmemizdi. Bu ihanetlerden bir kaçını sayar isek. Merhum Büyük şehid Enver paşanın kardeşi ve Kafkas islam orduları kumandanı Nuri (killigil) paşanın istanbuldaki silah ve mühimmat fabrikasının havaya uçurulması ve kendisinin şehit edilmesi ve akabinde uçak fabrikalarımızın gaz ocağı tamirhanesi ve üretim yerine çevrilmesi ve akabinde kendi imkanları ile uçak fabrikası kuran merhum Nuri Demirağ büyüğümüzün devlet erki ve gücü ile engellenmesini sayabiliriz.
Aslında araştırılır ise Türk milletinin kendi gücü ve imkanı ile kalkınmasının ve özel sektör marifeti ile ordumuzun bütün silah ve mühimmat üretimini yapacak birikiminin olduğu gün gibi aşikardır. Atatürk ismini ağzından düşürmeyen chp ve onu besleyen Amerika ve avrupadaki düşmanlarımız, bizzat bu satın aldıkları insanlar vasıtası ile her türlü kalkınmamızın önüne geçmişler, devlet eli ile kurulan ve asla gelişmeyen ve olduğu yerde kendini tekrarlayan tesisler ile çok değerli bir zaman diliminin kaybına sebeb olmuşlardır. Bu yıllarda duvarlarının yerden bir metre yükseklikte olduğu Almanya ve güney kore ise bizim yerimizde saydığımız yıllarda dünyanın en gelişmiş ülkeleri haline gelmişlerdir.
Hangi tarih dersinde hangi öğretmen bize Nuri paşanın silah fabrikasının olduğunu, burada büyük çaplı topların ve diğer silahların üretildiğini anlatmışlardır. Bu şehid paşamızın ülkenin yerli ve milli silah sistemlerini kurduğunu ve ürettiğini, fakat alçak bir saldırı ile hem kendisinin şehid edildiğini ve özel şirketlerin silah üretmesinin önüne geçilerek, Türkiyenin dışa bağımlı hale getirildiği hiçbir zaman dile getirilmemiştir. Nuri Demirağ büyüğümüzün ancak bir dram olacak mücadelesi ise Türk milletinin kaybettiği bir mücadele olarak tarihte yerini almış, onu engelleyenler ise bizi yokluğa ve düşmanlarımıza mahkum ve dilenci etmişler, insanlarımızda büyük bir yılgınlık, biz asla yapamayız psikolojisinin yerleşmesine sebeb olmuşlardır.
İşte 24 Haziran 2018 seçimleri ile, son on yılda kurmaya başladığımız yerli ve milli silahları kendimizin üretmesine engel olmak isteyen dış güçlerin iç maşalarına dur dediğimiz gündür. 24 Haziran 2018 aziz Türk milletinin Zenta’ dan itibaren düştüğü büyük yokluk ve kırılmadan çıkmaya başladığı gündür. 24 Haziran 2018, ağzından Türk ismini düşürmeyen ve meclise üç defa Türk milletinin en kalleş düşmanı pkk yı sokan chp ve onun uşağı olanların tarih sahnesinden indirildiği gündür.
Aziz ve necip Türk milletinin yıllar içinde kurduğu bütün değerlere saldıran, başta Tika ve TRT olmak üzere, bizim milli yüzümüz olan, sevinç kaynağımız olan, iftihar vesilesi hizmet ve yardımlarımızı mazlumlara ulaştırdığımız bütün kurumlarımızı kapatmak veya görevini engelleyecek hale getirmek isteyenlere dur dediğimiz gündür. Bu seçim, yerli ve milli silah sanayimizi durdurmak, geciktirmek ve mümkünse yok etmek isteyenlere durduğumuz bir seçim olmuştur.
Son on beş yılda ne kadar maddi ve manevi gelişme sağlamış isek onları yıkmak ve yok etmek isteyenlere dur dediğimiz gündür bu gün. Atamız ve dedemiz Ertuğrul gazinin mensubu olduğu Kayı boyunun güzel damgasını suiistimal ederek, Türk milletini kandırmak ve demirtaş hainini salmak isteyenlere dur dediğimizi gündür bu gün.
Bu gün Aziz Türk milletinin tekrar bir Bozkurt gibi ünlemeye başladığı, Türk düşmanlarının sindiği gündür bugün. Eyy ğafil düşman, ne kadar oyunun varsa, o oyunları bozan en büyük güç Hz. Allah yanımızdadır. Mazlumların duası yanımızdadır. O mazlumlar camilerde ve bulundukları yerlerde ellerini semaya açarak, Ya Rabbi aziz Türk milletini başımızdan eksik eyleme, onları düşmana mağlup eyleme, bizlerin sahibi olan Türk milletini yardım et, Sen hepimizin sahibisin, Türkler dünyada bizim sahibimiz diyerek gözyaşı döküp dua ettiler ve o duaların neticesidir bu gün. Gayri yettim doğan beyim diyen Murat Hüdavendigar atamızın gür sesidir bu gün.
Müslümanlığı hiç kimseye bırakmayan, fakat emanete ihanet ederek münafıklık payesine erişen, soy ismi gibi kara niyetli olan temelsiz insanların, yaptığı hainliği Türk milleti asla afv etmeyecektir. İslam düşmanlarına yardım ederek, din kardeşinin karşısında yerini alanlar, pkk ve chp yi meclise taşıyanlar yüzlerine sürdükleri bu kara leke ile tarihte yerlerini almışlardır. Hem chp ye ve hem saadetsiz partiye bu yüz karası ilelebet yeter de artar.
O kadar kalkınma ve sanayileşmeyi inkar, o kadar yol ve hastane yatırımını inkar, pkk nın yıktığı şehirleri tekrardan en güzel bir şekilde yapan hükümetin yaptıklarını inkar, Rabbimin gücüne gidecek en büyük günahlardandır. Doğu ve güneydoğudaki münkir ve minnet duygusundan mahrum İslam düşmanları, artık Türk milletinin kardeşlik ikramını göremeyecek hale geldiklerini bilsinler. Bizim sürekli kardeşlik teklif ve ikram ettiğimiz insanlar, ihaneti ve düşmanlığı tercih ederek, gönüllerimizde tamiri mümkün olmayan büyük yaralara yol açmışlardır.
Batı şehirlerimizde bir elleri yağda bir elleri balda yaşayıp, sürekli inkar ve hainlik ile düşmanlık edenler utansınlar. Yörük ve Türkmenliği hiç kimseye bırakmayan, fakat utanmaz ve arlanmaz bir şekilde pkk yı ve onun siyasi temsilcisi hdp yi üçüncü kez meclise taşıyanlar bu vebalin altında ezileceklerdir.
MHP camiası, ülkü ocaklarından almış oldukları ya devlet başa ya kuzgun leşe sözümüzün gereğini yerine getirerek aziz Türk milletinin ve devletinin yanında yerlerini almışlardır. Ülkücü, aziz devletimizin ve yurdumuzun karşılıksız seveni ve can verenidir. Bu kardaşlarımız gene devletin bekası olduğunda her türlü kaygularını bir tarafa bırakarak devletlerinin ve aziz Türk milletinin yanında yer almışlardır. Tarih bu asil duruşu yazmıştır. Hükümet bu kardaşlığı unutmamalı. Hükümet eder iken bu kardaşlarımızın engin devlet ve millet tecrübesinden yararlanmalıdır.
Artık sıra, zalimlerin kurduğu güya birleşmiş milletler denen zilletin bizzat bizim elimizden gerçek hüviyetine kavuşturulmasına gelmiştir. Türk milleti küçük işlerin değil, tarihin seyrini değiştirecek büyük işlerin milletidir. Kendimizi küçük ve önemsiz görmemiz için yapılan bütün numaralar bitmiş, dost ve düşman gönlümüzde yerini almıştır. Rabbim aziz Türk milletini, kendi davasından ayırmasın. Her şey Rabbimin rızası içindir vesselam 25.06.2018 Abdulbaki Günışığı